logo

Lorem ipsum dolor sit amet, consect etur adipisi cing elit commodi.

Opening Hours
  • Monday - Friday
    9.00 - 20.00
  • Saturday
    10.00 - 16.00
  • Sunday
    9.30 - 18.00

Copyright ©2017 ThemeMascot

ÇOCUK GRUBUNDA HİPOTERAPİ UYGULAMALARI

Serebral Palsi (SP), Down Sendromu ve Otizm Spektrum Bozukluğu gibi birçok çocuk grubunda Hipoterapinin
etkinliği ile ilgili çalışmalar bulunmaktadır. 2013 yılında SP’li bireylerde bir hafta boyunca her gün 30 dakikalık
Hipoterapi uygulaması sonrasında bireylerin yürüyüş özellikleri 7 kameralı Vicon yürüyüş analiz sistemi ile
değerlendirilmiştir. Bir haftalık Hipoterapi uygulaması duruş fazında diz fleksiyonu, sagittal düzlemde kalça hareketini
ve pelvik oblikliği azaltarak normal yürüme paternine yaklaştırdığı gösterilmiştir. SP’li bireylerde kaba motor
fonksiyon üzerine etkilerinin araştırıldığı randomize kontrollü başka bir çalışmada, bir gruba geleneksel fizyoterapiye
ek olarak Hipoterapi diğer gruba geleneksel fizyoterapiye ek olarak aerobik egzersizler (yürüyüş veya bisiklet
çevirme) haftada 2 gün 30 dakika 8 hafta boyunca uygulanmıştır. Kaba motor fonksiyonları kaba motor fonksiyon
ölçümü (GMFM), denge ise pediatrik denge skalası ile değerlendirilmiştir. Sonuç olarak, kaba motor fonksiyon ve
denge parametrelerinde uygulama öncesi ve sonrasında Hipoterapi grubunda istatistiksel olarak gelişme
kaydedilmesinin yanında gruplar arasında Hipoterapi grubu lehine farklılık olduğu belirlenmiştir.
 
 
Bu çalışmaya ek olarak SP’li bireylerda kaba motor fonksiyon üzerinde Hipoterapinin olumlu etkilerinin olduğu birçok çalışma
mevcuttur. Hipoterapinin SP’li bireylerda gövde stabilizasyonu üzerine etkisini araştıran bir çalışmada, Rektus
abdominis kas aktivitesi Neuro Tract EMG biofeedback cihazı ile değerlendirilmiş ve 3 aylık haftada 2 gün uygulama
sonrası bireylerin %71’inde gövde stabilizasyonunun geliştiği saptanmıştır.
 
Gelişen teknoloji ve Hipoterapinin yüksek maliyetlerinden dolayı bazı merkezlerde atın hareketlerini taklit eden
simülatörler kullanılmaya başlanmıştır. Sekiz sağlıklı birey ile 8 SP’li bireyin dahil edildiği bir çalışmada, simülatör
Hipoterapi eğitiminin yanında verilen koşu bandı eğitiminin kardiyopulmoner cevap (kalp hızı, oksijen tüketimi, kan
basıncı ve ventilasyon) ve pelvik kinematik (antero-posterior, medio-lateral ve vertikal düzlemde pelvik hareketi)
üzerine etkileri hem dinlenmede hem de uygulamalar esnasında değerlendirilmiştir. Sekiz haftalık Hipoterapi
eğitiminin sağlıklı bireylerle karşılaştırıldığında kardiyorespiratuar cevapları istatistiksel olarak geliştirdiği belirtilmiştir.
Bununla birlikte yürüyüş, denge, postür ve eklem hareket açıkığında istatistiksel olmasa bile önemli gelişim
kaydedildiği ifade edilmiştir.
 
SP’li bireylerde uzun süreli simülatör Hipoterapinin dinamik postural stabilite üzerine
etkinliğinin araştırıldığı çalışmada, postüral stabilite üç boyutlu sekiz kameralı harekeket analizi ile ağırlık merkezinin
yer değişimine bakılarak değerlendirilmiştir. Çalışmanın sonucunda 12 haftalık haftada 2-3 kez 45 dakika uygulanan
simülatör Hipoterapinin hastalarda anormal ağırlık merkezi değişimini, anormal antero-posterior ve medio-lateral
hareketliliği azalttığı gösterilmiştir.
 
Otuz sekiz SP’li bireyin dahil edildiği çalışmada, bireyler rastgele tedavi grubuna ve kontrol grubuna dahil edilmiştir. Tedavi grubunda 10 hafta boyunca haftada bir kez 15 dakika simülatör Hipoterapi uygulanırken, kontrol grubunda hastalar cihaza bindirilmiş fakat cihaz çalıştırılmamıştır. Postüral kontrol GMFM ile denge ise oturma denge skalası ile uygulama öncesi (ilk hafta, sonrası (10. hafta) ve takipte (22. hafta)
değerlendirilmiştir. Kontrol grubu ile karşılaştırıldığında simülatör uygulamasının yalnızca oturmada denge
parametreleri üzerinde olumlu etkileri olduğu belirlenirken uzun süreli takipte bu gelişimler korunamadığı belirtilmiştir
 
Simülatör ve gerçek Hipoterapi uygulamalarının karşılaştırıldığı başka bir çalışmaya 26 SP’li birey dahil edilerek
statik dengeleri basınç merkezi değişimi ile dinamik dengeleri ise pediatrik denge skalası ile değerlendirilmiştir. 12
haftalık haftada 3 kez 1 saatlik uygulamaların statik ve dinamik denge parametrelerini geliştirdiği ve uygulamalar
arasında bir fark olmadığı belirlenmiştir.
 
Hipoterapinin sadece fiziksel parametreler üzerinde değil aynı zamanda psikolojik faktörler üzerinde etkinliğinin
araştırıldığı çalışmalar mevcuttur. SP’li bireyler ve bakım verenler üzerinde 10 haftalık Hipoterapinin psikososyal
parametreler üzerine etkilerinin araştırıldığı çalışmada; emosyonel parametreler (anksiyete, depresyon vb.) yanında
bireylerin motor fonksiyonu ve dengesi değerlendirilmiştir. Sekiz çocuğa haftada bir kez 30 dakika uygulanan
Hipoterapinin motor ve denge parametrelerini geliştirdiği fakat emosyonel parametreler üzerinde gelişim
kaydedilememiştir.
 
2015 yılında simülatör Hipoterapinin 20 SP’li çocukta dikkat ve hafıza üzerine etkileri
araştırılmıştır. On bir çocuk kısa süreli (1 hafta) tedavi alan gruba dahil edilirken 9 çocuk uzun süreli (5-6 hafta) tedavi 
alan gruba dahil edilmiştir. Dikkat, sayısal kare testi ile hafıza ise sözel öğrenme testi ile değerlendirilmiştir. Dikkat
her iki grupta gelişmesine rağmen kısa süreli hafızanın sadece uzun süre Hipoterapi alan grupta geliştiği belirtilmiştir.
 
Bununla birlikte çocukluk çağında görülen farklı patolojiye sahip hastalıklarda Hipoterapinin etkinliğinin araştırıldığı
çalışmalar bulunmaktadır. 41 Down Sendromlu hastada Hipoterapinin respiratuar kas kuvveti üzerine etkinliğinin
araştırıldığı çalışmada, 21 hasta klasik fizyoterapiyi içeren kontrol, 20 hasta ise Hipoterapi grubuna dahil edilmiştir.
Bireylerin respiratuar kas kuvveti, maksimum inspiratuar basınç (MIP) ve maksimum ekspiratuar basınç (MEP)
ölçülerek belirlenmiştir. Hipoterapi respiratuar kas kuvvetini geliştirmesine rağmen sonuç ölçümlerinde gruplar
arasında farklılık olmadığı rapor edilmiştir. Bu sonuçlar doğrultusunda Hipoterapi uygulamalarının respiratuar
kas gelişimi üzerine klasik tedavi uygulamaları kadar etkin olduğu düşünülebilir.
 
Yaşları 5-12 yaş arası altı Otizm Spektrum Bozukluğu olan çocuğun dahil edildiği bir diğer çalışmada 12 haftalık
haftada bir kez 45 dakikalık Hipoterapinin motor kontrol, adaptif davranışlar ve katılım üzerine etkinliği araştırılmıştır.
Motor kontrol için video kayıt sistemi ve kuvvet platformu, adaptif davranışlar için Vineland Adaptif Davranış Skalası
ve katılım için Çocuk Aktivite Skalası kullanılmıştır. Hipoterapi uygulamasının postüral salınımı azalttığı, adaptif
davranış ve katılımı (kendine bakım, sosyal etkileşim) geliştirdiği gösterilmiştir.
 
Yukarıda verilen çalışma örnekleri göz önünde bulundurulduğunda, çocukluk çağında görülen farklı patolojiye sahip
hastalıklarda Hipoterapinin yalnızca fiziksel veya motor parametreler üzerinde değil psikolojik durum ve yaşam
kalitesini değiştirmede de önemli yeri olduğu ve olumlu etkileri gösterilmiştir.
 
Sonuç olarak, Hipoterapi pahalı ve özel eğitim gerektiren bir terapi stratejisi olmasına rağmen kanıta dayalı olması,
geniş hedef popülasyonu, biyopsikososyal yönden birçok terapatik faydaları düşünüldüğünde rehabilitasyonda her
zaman fizyoterapi, ergoterapi ve dil-konuşma terapisi alanında yardımcı bir terapi konsepti olacaktır.
 
Paylaş: